Ebeveynlere 4 Kısa İpucu

1 Temmuz 2020

Her ebeveyn çocuklarının bilime olan yaklaşımlarının olumlu yönde olmasını tercih eder. Bilim eğitimine dahil olduğumuz yıllar boyunca, velilerden en çok duyduğumuz “Çocuğumun bu alandaki eğitimi için nasıl destek olabilirim?” sorusu oldu. Çoğu zaman, bu şekilde ifade edilmese de, ifadelerden anlaşılan şuydu:  “Biz ebeveynlere mucize bir kutu/materyal/kitap verin ve bu yeterli olsun.” Her ne kadar bu düşünce cazip gelse de çok kısa bir yöntemi olmayan bu süreci ve eğitimi  desteklemenin yolları mevcut. Ebeveynlere 4 Kısa İpucu yazımızda, bu yöntemlere değindik.

Çocuğumun Bilime Karşı İlgisini Nasıl Arttırabilirim?

Alttaki maddelere geçmeden belki de ilk yapmamız gereken, durum hakkında sahip olduğunuz fikirleri değiştirmek. Çocuğunuzla bilim konuşmak için roket bilimcisi olmanız gerekmiyor. Şu anki  bilgi düzeyiniz kesinlikle çocuğunuzda bilim sevgisi ve ilgisi oluşturmak için yeterli.

  1. Sokağa Çıkın: Bulunduğunuz çevre hangi şartlarda olursa olsun, o çevre çocuğunuzla birlikte gözlem yapabileceğiniz muhteşem fırsatlar sunar. Bilim eğitiminde ilk yapmanız gereken merak uyandırmak ve gözlemdir. Kendi iki çocuğumla da yaşları geldiğinde paylaştığım bir anıdan bahsedeyim; yağmurlu bir günde en yakınımızdaki toprak parçasını gözlemek için dışarı çıktık. (Bunu öncesinde duyurmak ve bir etkinlik haline getirmek sizin tiyatral becerilerinize kalmış.) O da ne! Dün orada olmayan salyangozlar her yerdeler. Toprakta, ağaç gövdelerinde, tırmanabildikleri yüzeylerde… Alın size altın fırsat. “Sence yağmurdan önce neredeydi bu solucanlar? Solucanlar acaba suyu severler mi? Yağan yağmur toprağı nasıl değiştirdi acaba?” gibi soruları çocuğunuza yöneltebilirsiniz. Tek yapmanız gereken fark etmesini sağlamak ve üstüne birkaç soru sormak. Cevapların hepsini bilmenize gerek yok, genelde doğru cevapları onlardan öğrenirsiniz. Sokaklar müthiş öğrenme alanlarıdır. Basit alışkanlıklar geliştirebilirsiniz. Mevsimler değişirken beraberce yapraklardaki değişimleri izlemek, bir köpeğin su içişini incelemek ve bunun üstüne biraz konuşmak pek çok şeyi değiştirir.  Çocuğunuz  siz yokken de etrafına bakmaya başlayacaktır.
  2. İlgi alanınızla ilgili konuşun: Avukat, işletmeci, muhasebeci, pazarlamacı olurken bir çoğumuz Fen dersleriyle olan bağımızı çok erken yaşlarda kopardık. Dünyanın eğikliği (Ekinoks diye bir şey vardı ama ne işe yarıyordu acaba?), terliksi bir şeyler, H‘lar, C’ler ve uzun formüller… Kısaca unutmak istediğiniz anılar oldu. Çocuğunuza bilimi sevdireceksiniz diye tekrar bu kabusları başa mı sarmalısınız? Elbette hayır. Bu noktada roller eğitimcilerin oluyor. Benim önerim biraz daha farklı. Örneğin; arabalardan en az bir mühendis kadar anlayan avukatlar tanıyorum ya da insan anatomisine yıllardır yaptığı spordan dolayı çok hakim pazarlamacı arkadaşlarım var. Paylaşabileceğiniz nitelikli bilgileri kendi ilgi alanlarınızı düşünürseniz bulabilirsiniz. Sebep-sonuç, bütünü parçalarına ayırmak, veri analizi ; hepsi sizin ilgi alanlarınızda.
  3. İnternette araştırmalar yapmasını teşvik edin: Birçok velinin itiraz ettiğini duyar gibiyim. “Biz tabletten, bilgisayardan çocuğu koparmaya çalışıyoruz, siz neden bunu öneriyorsunuz?” diyebilirsiniz. Lütfen, ilkokul yıllarımıza kısa bir an geri dönelim. Öğretmeniniz bir araştırma ödevi vermiş. Eve geldiniz ve tek şansınız olan 82 ciltlik, tozlu ansiklopediyle bakışıyorsunuz. Mecbur kurcalamaya başladınız. İlgili yeri bulmak ayrı bir dert, çocukların da anlayabileceği bir dilde yazmak gibi pedagojik bir derdi olmayan gayet zor anlaşılır bir metni çözmeye çalışmak başka bir dert. Sonunda kendinizi yorarak bir şeyleri toparladınız, annenizin dergilerinden de birkaç resim kestiniz ve ödev tamam. Şimdi itiraf zamanı… İlk birkaç ödevden sonra birçoğumuz o çok korktuğumuz ansiklopediyi sevmeye başladık. Ara sıra işimiz düşmese de, kurcalamaya başladık ve daha büyük bir dünyanın kapıları bize aralandı. Her ne kadar şimdiki ansiklopediler artık; Mine Craft, Candy Crush da barındırsa hala dünyanın bilgisi (82 ciltten çok daha fazlası) de orada. Herhangi bir konuda (cevabı bilseniz bile) bir soru gündeme geldiğinde beraberce internetten araştırma yapabilirsiniz. Böylece ona kaliteli bilgiyle, internette bolca var olan spekülatif bilgi arasındaki farkı da öğretebilirsiniz. İlgi duyduğu bir konuda Youtube’daki harika, açıklayıcı videoyu izlediğinde artık o platformun sadece eğlence amaçlı olmadığını anlayacaktır. Bir süre sonra, çocuğunuz size çukur kazarak avlanan bir örümcek türünü ayrıntılı anlatınca ne demek istediğimi anlayacaksınız.
  4. Merak duygularını harekete geçirin: Çocuklarda doyurulmayı bekleyen müthiş bir merak vardır. Okul dışındaki zamanlarda da bilimi hayatlarına katmak için birkaç iyi yönlendirme ve ilgi çekici birkaç sohbet yeterli olacaktır. Unutmayın gerçek “altın bilezik” sınavlardan aldığı yüksek notlar değildir. Ona hayatı boyunca eşlik edecek olan yeni şeyler öğrenme isteği ve akılcı düşüncenin hayatındaki yeridir.

Ebeveynlere 4 Kısa İpucu yazımıza ek olarak çocuğunuzun bilime olan ilgisini desteklemek isterseniz evde bilim deney setlerimizden de faydalanabilirsiniz. Ebeveyn olarak çocuklarınızın bilim dünyasındaki yolculuğuna eşlik ederken, bilime karşı tutumlarını da olumlu yönde destekleyebilirsiniz. Evde Bilim deney setlerimizi incelemek için tıklayın. 

Turgay Ülgen

Eğlenceli Bilim™ Kurucu ortağı/Eğitim geliştirici / Veli

Paylaş: